Telefon
WhatsApp
X

Araç Kiralamanın Vergisel Avantajları

Araç Kiralamanın Vergisel Avantajları

Günümüzde işletmelerin araç ihtiyacı sadece ulaşım değil, aynı zamanda stratejik bir maliyet planlaması meselesine dönüşmüş durumda. Özellikle 2025 yılıyla birlikte araç kiralamanın vergisel avantajları, şirketlerin ve serbest meslek mensuplarının dikkatini daha da fazla çekmeye başladı. Gelişen vergi mevzuatı sayesinde artık birçok işletme, araç giderlerini daha etkin bir şekilde muhasebeleştirerek ciddi oranda vergi tasarrufu sağlayabiliyor.

Bu yazımızda, 2025 yılında yürürlüğe giren güncel vergi kısıtlamaları ve avantajları çerçevesinde, araç kiralamanın neden mantıklı bir tercih olduğunu uzman bakış açısıyla detaylı biçimde ele alacağız.

2025’te Vergi Mevzuatında Neler Değişti?

2024 yılına kadar geçerli olan kira ve amortisman limitleri, 30 Aralık 2024 tarihli Resmî Gazete ile yeniden düzenlendi. Bu düzenlemeyle birlikte, 2025 yılında araç kiralama işlemlerine ilişkin vergisel avantajların kapsamı genişletildi.

Aylık Kira Gider Sınırı Arttı

2025 itibarıyla, binek otomobillerin kiralanması durumunda, her bir araç için aylık KDV hariç 37.000 TL'ye kadar olan kira bedeli doğrudan gider olarak yazılabiliyor. Bu tutarın üzerindeki kısım ise Kanunen Kabul Edilmeyen Gider (KKEG) kapsamında değerlendiriliyor.

Bu artış, özellikle operasyonel filoları olan veya birden fazla aracı aynı anda kiralayan şirketler için büyük bir esneklik sağlıyor.

Satın Alma mı Kiralama mı? Vergisel Açıdan Kıyaslama

Birçok işletme için temel soru şudur: “Aracı satın mı almalıyız, kiralamak mı daha avantajlı?”

Satın Alma Durumunda:

  • ÖTV + KDV toplamı gider olarak en fazla 990.000 TL'ye kadar kabul edilir.

  • Araç bedelinin ÖTV ve KDV hariç kısmı için amortisman sınırı 1.100.000 TL ile sınırlıdır.

  • Bu sınırları aşan tutarlar KKEG olarak vergi matrahına eklenir.

  • Ayrıca, KDV indirimi binek araç alımlarında genellikle mümkün değildir.

Kiralama Durumunda:

  • KDV hariç 37.000 TL’ye kadar olan kira bedeli doğrudan gider yazılabilir.

  • KDV ise, araç iş amaçlı kullanılıyorsa indirim konusu yapılabilir.

  • Kiralık araçla ilgili yakıt, sigorta, bakım ve otoyol ücretleri gibi diğer masraflar da yine belirli oranlarda giderleştirilebilir.

Uzman görüşümüze göre, kısa vadede finansal yük oluşturmadan, vergi yükünü azaltarak araç ihtiyacını karşılamak isteyen işletmeler için 2025 yılında kiralama daha avantajlı bir model haline gelmiştir.

Serbest Meslek Mensupları İçin Önemli Fırsatlar

2025 yılında getirilen limit artışları, yalnızca sermaye şirketleri için değil, şahıs şirketleri ve serbest meslek erbapları için de büyük bir avantaj sunuyor.

Örneğin; bir mimar ya da doktor, işinde kullandığı kiralık araç için her ay 37.000 TL’ye kadar olan kira giderini doğrudan vergi matrahından düşebilir. Bu da yıl sonunda 444.000 TL’ye kadar gider yazma olanağı demektir. Aynı şekilde bu araçla ilgili yakıt, bakım ve sigorta giderleri de kanunen kabul edilen giderler arasında yer alır.

Giderleştirme Oranı ve KKEG Dengesi

Vergi mevzuatına göre binek araçlara ilişkin bazı giderlerin %70'lik kısmı gider olarak kabul edilebilirken, kalan %30'luk bölüm KKEG kapsamında kalır. Bu oran, araçla ilgili:

  • Sigorta,

  • Tamir ve bakım,

  • Akaryakıt gibi giderlerde de geçerlidir.

Bu nedenle, araç kiralayan bir işletme hem bu %70'lik avantajdan hem de kira bedelinin büyük kısmını doğrudan gider yazabilme imkânından yararlanabilir.

KDV Yönünden Araç Kiralamanın Avantajı

KDV yönünden binek araç satın alındığında genellikle KDV indirimi yapılamazken, araç kiralama işlemlerinde bu sınırlama ortadan kalkar. Özellikle KDV mükellefi olan işletmeler için bu durum nakit akışında önemli bir avantaj sağlar.

Kısacası, kiralanan aracın tüm hizmet faturaları (kira, yakıt, sigorta, otoyol geçişi) üzerinden tahsil edilen KDV, giderleştirilebilir ve indirime konu edilebilir. Bu da net kazancı artıran bir unsurdur.

Örnek Uygulama: Gerçek Bir Vergi Tasarrufu

2025 yılında 2 aracı kiralayarak faaliyetlerini sürdüren bir yazılım firması, her araç için aylık 35.000 TL + KDV kira ödemesi yapmaktadır. Her iki araç için yıl sonunda:

  • Toplam giderleştirilebilir kira bedeli: 840.000 TL

  • Yakıt, bakım ve sigorta giderleriyle birlikte toplam vergiye tabi kazançtan indirilebilecek gider: 1.100.000 TL'yi aşmıştır.

Aynı araçlar satın alınsaydı, bu giderlerin yalnızca belli bir bölümü amortisman ve sınır dahilinde düşülebilecek; KDV ise indirime konu olamayacaktı.

2025 Yılında Kimler Bu Avantajlardan Yararlanabilir?

  • Limited ve anonim şirketler

  • Şahıs işletmeleri

  • Serbest meslek sahipleri (doktor, avukat, mühendis vb.)

  • Freelance çalışanlar (vergi mükellefi olmak kaydıyla)

Özellikle araç ihtiyacını düşük başlangıç maliyetiyle karşılamak isteyen ve mali tablolarında gider dengesini korumayı hedefleyen işletmeler için kiralama hem maliyet avantajı hem de vergi planlamasında etkinlik sağlar.

2025’te Kiralama, Satın Almaya Göre Vergisel Açıdan Daha Cazip

2025 yılıyla birlikte güncellenen vergi sınırları, araç kiralamanın mali ve vergisel boyutta çok daha avantajlı bir hale geldiğini gösteriyor. Özellikle sabit kıymet yükü taşımak istemeyen, kısa dönemli plan yapan ya da yenilikçi araç çözümlerine yönelen işletmeler için kiralama modeli, yalnızca operasyonel değil, aynı zamanda finansal anlamda da akıllı bir tercih haline gelmiştir.

Bizce, araç ihtiyacınızı karşılarken yalnızca kısa vadeli maliyetlere değil, uzun vadeli vergi planlamasına da odaklanmak işletmelerin sürdürülebilirliğini artıran önemli bir faktördür.

Sık Sorulan Sorular (SSS)

Araç Kiralama Vergiden Düşülür mü?

Evet, düşülür. Araç kiralama işleminde, KDV hariç 37.000 TL’ye kadar olan kira bedeli doğrudan gider yazılabilir ve bu tutar vergiye tabi kazançtan düşülebilir. Ayrıca KDV mükellefleri için araçla ilgili KDV de belirli koşullarda indirim konusu yapılabilir. Bu durum özellikle KDV’li çalışan firmalar için ciddi bir avantaj yaratır.

Araç Kiralamanın Vergi Avantajları Nedir?

2025 yılı itibarıyla araç kiralama, işletmelere önemli vergi avantajları sunar. Her bir araç için aylık KDV hariç 37.000 TL’ye kadar olan kira bedeli, doğrudan gider olarak yazılabilir. Ayrıca yakıt, sigorta, bakım gibi harcamaların da %70’i vergi matrahından indirilebilir. Bu sayede firmalar hem maliyetlerini azaltır hem de vergisel yüklerini daha etkin şekilde yönetebilir.

Araç Kiralama Vergi Muafiyeti Sağlar mı?

Araç kiralama, doğrudan bir vergi muafiyeti sağlamaz; ancak gider indirimi yoluyla vergi yükünü düşürür. Kiralama bedeli ve diğer operasyonel giderler, belirli yasal sınırlar içinde vergi matrahından indirilebilir. Bu da işletmelere dolaylı bir muafiyet etkisi yaratarak daha az vergi ödemelerini sağlar.